Uzun zamandır zamanda yolculuk, astrofizik, atom altı
parçacıklar, kuantum üst başlığı altında çeşitli kuramlar, terimler vb.
konulara kafa yormaktayım.
Sanırım bunun temelleri küçüklüğümden beri ilgi
duyduğum Kızılderili inanışlarına kadar dayanıyor. Kendimi bildim bileli bu
çeşit metafizik konularını merak etmiş ve kendimce araştırmışımdır. Cidden
uçsuz bucaksız bir konu..
Kızılderili demişken bu da ayrı bir ( bir değil
birçoook :) yazı konusu benim için..
*Şimdi gelelim bu
blogun çıkış noktası olan ARALAYICI meselesine..
Her durumda, bir şekilde hayal dünyasına geçiş yapan bir
kişiyim. Dolayısıyla hep bir kaçış noktam var. Bu, farkında olmadan yaptığım
bir şey aslında. Kendimi bambaşka yerlerde yakalayabiliyorum. Şimdiye kadar okuduğum kitapların ve izlediğim filmlerin de
etkisi olmuyor değil. Onlar da birer aralayıcı :)
Kitap
karakterlerinden aklıma ilk gelenlerden biri Trevanian’ın Yirminci Mil adlı
kitabındaki Ringo Kid ve yüzünde gülümsemesi ile “oraya” gidişi..
Aslında birçok yazar bu tip yolculuklar için bazı araçlar ya da
metaforlar kullanmışlardır.
H.G.Wells'in Zaman Makinesi çok bilindik ve benim de çok sevdiğim bir örnek.
Bunun
dışında Michael Ende Bitmeyecek Öykü’de bir kitapla değiştirir mekânı.
Giovanni Scognamillo’nun Ziyaretçilerinde ise kapı bir geçiş
aracıdır.
Hatta der ki Scognamillo:
“ Etrafımızda sayısız kapılar var,
bilinen ve bilinmeyen mekânlara açılan. Bunlar yanı başımızda duran bir başka
gerçeğin kapılarıdır.. ”
Ve bir diğer vurucu cümle her şeyi açıklıyor: “ Kapı,
bizi bir başka mekâna ulaştıran bir yoldur. ”
Bu ilham veren örnekler çoğaltılabilir ama fazla uzatmak
istemem. Sonuçta aralayıcılar bizi bir başka gerçekliğe götüren şeylerdir.
Ve bu blog da benim için bir başka ARALAYICIdır :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder